8 Ocak 2009 Perşembe

Kontrbas çalan zenci

(Agos 11.07.2008)

Canımın feci sıkkın olduğu günler. New York`un kışı hele hiç çekilmez. Atlayıp tek başıma birkaç günlüğüne Puerto Rico`ya gittim. Aralık sonu hiç olmazsa denize girebilirsin.

Oradayken kasvet büsbütün bastı. Yanımda, Allah kahretsin, Anna Karenina`yı götürmüşüm okumak için. 83`ün yılbaşı gecesini, metruk bir sahil otelinde, tek başıma kusuncaya kadar içerek geçirdim. Kıskançlık kötü bir ruh hali, mantığa vurulması imkânsız. Kara bir zift gibi insanın içini kaplıyor, debelendikçe daha beter yapışıyor. Bunu bana nasıl yapabilir, nasıl, nasıl! Ölmeli. Yok öldürmeli. Yok ikisi birden… Bir yandan da salim aklınla düşünüyorsun: bir şey yok Sevan, alt tarafı ne olacak, kendince o da haklı, hem bunca yıllık karın.

Şimdiki değil tabii, o zamanki.

San Juan`a geçtim. Eski şehir sur içinde, Karayiplerden çok Akdeniz`i hatırlatan bir kasaba. Biraz Antalya`nın kırk sene önceki hali, ya da belki Magosa suriçi. Evler dökülüyor, çoğu metruk, ama bahçe duvarlarından deli gibi yasemin ve bugenvilya hevenkleri taşmış. Dökük bir pansiyona yerleştim. Tek özelliği eski usul ahşap panjurlardı: tropik ambiyans için birebir. Bahçede adam boyu, bilmediğim kırmızı çiçekler.

Akşam dolaşmaya çıktım. Sokaklar boş; tek tük zenci, onlar da sarhoş ya da daha beteri. Derken mucize denk geldi. Bakkal dükkânının önüne masa kurmuşlar. Beş on kişi toplanmış. Seksenlik sıska bir zenci ayakta kontrbas çalıyor, ihtiyar teyze de bir zamanlar bu işleri iyi bildiğini belli eden bir ritmle hafifçe salınıyor. Cazla salsa arası bir şey, ama nasıl karanlık akorlar, ne cüretkâr falsolar, ne kadar kırık ritmler! Baba Bach kromatiğin bu kadarına şapka çıkarırdı, kesin.

Iki saat oturup ağzım açık dinledim. Kötü düşünceler yavaşça geçti. Ya da geçmedi de küllendi, önemsizleşti, ta derinlerde ince bir sızıya dönüştü. Barışmaya karar verdim.

Gariptir, on sene Amerika`dan sonra Türkiye`ye dönmeye de galiba o gün orada karar verdim. Bir çeşit yorgunluk mu, hiçbir şeyin önemi yok duygusu mu, yenilgi mi, kim bilir. Insan ruhu karanlık bir deniz: fazla açılmaya gelmez.

Hiç yorum yok: